Bir önceki yazımda bahsettiğim 2021’de ezberi bozacak teknolojiler ile ilgili paylaşımlara bu yazıda devam ediyorum. Bu yazıda üç tane sektörde olan gelişmelere değineceğim. İletişim, elektronik para uygulamaları ve sanal fuarlar.
Yapay zekâ kullanımı her alanda olduğu gibi iletişim sektöründe birçok alanda kullanılıyor. Özellikle üçüncü parti çerezlerin yasaklanması ile markalar artık site ziyaretlerinden, ilgi alanlarından veri bulmakta zorlanacaklar. Bu açıdan ilgi odaklı hedef kitle analizi yapabilmek çok daha önemli bir hale geldi. İlgi odaklı analiz için daha önce bahsettiğim gibi sosyal medyayı dinleyip kişilerin paylaşımlarını analiz eden teknolojiler NLP (Natural Language Processing) modelleri hızla gelişiyor. Bu sentiment analiz konularına ek olarak yapay zekâ teknolojisi kullanarak reklamlarda yer alan resimlerin ve video içeriklerin analiz edilmesine ve bu reklamların hedef kitle açısından uygun olanların ilgili hedef kitleye yönlendirilmesine başlandı.
Yapay zekâ teknolojisi ayrıca reklam içeriklerinin yaş ve cinsiyet gibi kriterlerine göre ilgili hedef kitle açısından güvenli bir içerik olup olmadığına karar verilmesi için kullanılmaya başlanmış. Anyclip isimli girişim geliştirdiği yapay zekâ ile gerçek zamanlı video analiz teknolojisi sayesinde bugüne kadar 24 Milyon dolar yatırım almış.
Bu yıl dijital tokenların çok farklı alanlarda kullanımlarını görmeye başlayacağız.
Token teknolojileri blockchain konusunda yaşanan gelişmeler ile gerçek fiziksel varlıkların birden fazla kişiye satılmasını kolaylaştırmak için kullanılmaya başlandı. Örnek olarak 1 milyon dolarlık bir sanat eseri bin dolarlık tokenlara bölünüp, 1000 tane farklı kişiye satılıyor. Bu yöntem sayesinde normalde 1 milyon dolarlık bir esere tek başına yatırım yapamayacak bir kişi yüksel değerli varlıkların bir parçasına yatırım yapma imkanına kavuşuyor. Bu tarz yüksek değerli varlıkları daha büyük kitlerin yatırımına açan alternatif modeller birçok sektörde hayatta geçmeye başlamış. Roofstock One markalı girişim aldığı 125 milyon dolar yatırımı sahip olduğu ev envanterini kiraya vermek üzere bir pazaryeri kurmak için kullanmış. Yatırımcılar bu pazar yerinde olan evlerin kısmi tapusuna token satın alarak sahip oluyor. Ellerinde toplandıkları tokenlar sayesinde hem düzenli kira geliri elde ediyor hem de şirket değerlendikçe ellerinde olan tokenların değerleri artıyor.
10 Nisan 2020’de bundan tam bir sene önce Milliyet’te Covid19 nedeni ile sanal seminer ve fuarların nasıl gelişeceğine yönelik bir makale yazmıştım. 2021 yılında sanal fuarlar ve seminerler pandemin halen devam etmesi sebebi ile artık fiziksel fuarların önüne geçti. Pandemi sonrası da fuarcılık modelleri hem online hem de fiziksel olarak hibrit bir modelde devam edecek gibi duruyor. Türkiye’de de son bir senede birçok başarılı organizasyonlar sanal fuarlar/seminerler olarak yapıldı. Yakın zamanda bunların örnekleri olarak Uludağ Ekonomi Zirvesi ve Global HR Summit’i sayabiliriz.
Bugüne kadar farklı sektörlerden örneklerini gördüğümüz bu fuarlar arasına yatçılık sektörü de katıldı. Sektörün en büyük oyuncularından biri Super Yacht konusunda global bir otorite olarak kabul edilen Boat International Magazin’in düzenlediği sanal tekne fuarı tekne severler tarafından ilgi ile takip edildi. Birçok ülkeden farklı üreticinin bir araya geldiği bu fuarda, katılımcı markalara ait özel sanal teşhir stantları açılıyor. Tekne üreticileri fuarda ön plana çıkarmak istediği modelleri video ve interaktif sohbetlerle yapılan teknik bilgilendirme yönetmeleri ile detaylı olarak tanıtıyor. Bu fuarların belki de tek dezavantajı modellere dokunamamak ama avantajları da bu eksikliği örtecek cinsten! Bu fuar 365 gün açık, kısıtlı bir zamanda ürünlerinizi sergilemek zorunda değilsiniz. Belli bir hedef kitleye ya da belli bir müşteri kitlesine değil, tüm dünyadan alıcılara ulaşabiliyorsunuz. Yeni normale geçişin başlandığı günümüzde Amerika’da benzer şekilde birçok fuar düzenlemeye başlandı. Bu nedenle sanal fuarlar ilerleyen senelerde hayatımızda çıkacakmış gibi görünmüyor. Hatta Boat International başarısından sonra Super Yacht Times’da sanal fuar düzenleyenler arasında yerini aldı.
Bu tekne fuarına Türkiye’den tekne üretimi konusunda sektörün öncülerinden, motor yat meraklılarının yakından tanıdığı Turquality markalarından Numarine, yeni XP serisiyle katılıyor. 20 yıllık geçmişe sahip marka bu yeni serisiyle markanın temel değerlerine atıfta bulunurcasına tasarım ile üretimde son teknolojiyi bir araya getiren XP serisi, iç mekânı Can Yalman tarafından tasarlanmış. 5 farklı boyda pazara sunulmuş olan XP yani Explorer serisi tasarımındaki daha geniş asma katı (flybridge), iç mekânı daha aydınlık kılan geniş köşeli camları, kendisini rakiplerinden farklılaştıran keskin hatları ve sahibinin tercihine göre özelleştirilebilen cesur renk seçenekleriyle Pandemi döneminde değişen tercihler için en uygun alternatiflerden biri olarak ön plana çıkıyor.
Çocukluk hayalinin peşinden giderek markayı bugünlere getiren markanın kurucusu Ömer Malaz pandemi sürecinde değişen sektör dinamikleri ve markanın buna göre kendini konumlaması ve gelecek planları hakkında şunları söyledi “Pandemi ile bildiğimiz bütün oyun planlarını değiştirmek durumunda kaldık, ilk etapta nasıl pozisyon alacağımıza karar vermek için durduk, havayı kokladık, dijitalleşme konusunda adımlarımızı attık. Fuarlar yapılabilir mi diye bekledik, fakat fuarların yapılmayacağı netleşince hemen alternatif olarak sunulan sanal fuarlarda yerimizi aldık. Numarine olarak en büyük silahımız fuarlar, müşteriye teknelerimizi yakından tanıtma ve fuar sırasında teknenin bütün özelliklerini gösterebilmekti. Sanal fuarlar ile bir tek deneyim kısmı açıkta kalıyor ama bizde bu konuyu şu şekilde çözmeye başladık, gelen talepleri topluyor ve her yeni tekneyi denize indirdiğimizde müşterilerimizi davet edip tekneyi deneme şansı sunuyoruz. XP serisinde Avrupa üreticiler arasında lider durumdayız diyebilirim, bu sureci en iyi şekilde atlatmak ve pozisyonumuzu güçlendirmek ve daha ileriye taşımak için sürekli araştırma yapıyor, bu araştırmaların çıktılarını ise markayı her anlamda geliştirmek için kullanıyoruz. Başarımızı bitmeyen bir şevkle dersimizi çalışmaya devam etmeye borçluyuz.”
Türkiye’den farklı sektörlerden birçok markanın Turquality kapsamında uluslararası sanal fuarlarda boy göstermeye başlayacağı ve bu yeni sanal fuarların iş yapma biçimi olarak geleceğin satış ve pazarlama dünyasında önemli bir rol oynayacağı kesin gözüküyor.